2.güne, TÜRKÇİMENTO Teknik Asistanı Barış Akbelen’in gerçekleştirdiği “Beton Teknolojileri ve Betonun Davranışları” başlıklı sunumla başladık. Hem teknik hem de yaratıcı boyutlarıyla betonun sınırlarını sorgulatan bu sunum, öğrencilere ilham verici bir başlangıç sundu.
Sunumun hemen ardından, Çimko Çimento İSG Müdürü Mehmet Nihat Zorer tarafından iş sağlığı ve güvenliği üzerine bilgilendirildik. Ardından ekipmanlarımızı giyip, hiç zaman kaybetmeden proje alanımıza geçtik.
Sahada, önceki günlerde hayal edilen ve bağlam üzerinden şekillenen eskizleri alanda deneyimlemeye başladık. Katılımcılar, kendilerini ağ düğümleri (node) gibi konumlandırarak, ipleri birer bağlantı gibi kullanıp alan üzerinde ilk fiziksel örüntüleri kurmaya başladı. Bu etkileşimle birlikte, temamız olan “Network / Ağ” sahada gerçek karşılıklarını bulmaya başladı.
Atölye ve saha uygulamalarının ardından, Çimko Gaziantep Beton Laboratuvarı’nı ziyaret ettik. Burada kendiliğinden yerleşen beton, esnek beton ve geçirimli beton gibi farklı türleri hem üretim süreçleriyle hem de özellikleriyle yakından gözlemleme fırsatı bulduk. Betonun sahaya ulaşmadan önceki tüm aşamalarını yerinde izlemek, üretimle ilişkimizi güçlendiren önemli bir adımdı. Ziyaretin sonunda laboratuvar önünde hep birlikte hatıra fotoğrafımızı çektirdik.
Günün devamında, Gaziantep şehir merkezine kapsamlı bir kültür turu gerçekleştirdik. Şirehan, Tarihi Yeni Han ve Bakırcılar Çarşısı gibi şehrin kimliğini taşıyan duraklarda dolaştık. Sonrasında Gaziantep’in zengin mutfağında hep birlikte akşam yemeğimizi yedik. Yemek, ekibin birbirini daha yakından tanıdığı ve kaynaştığı bir ana dönüştü.
Akşam saatlerinde yeniden atölye alanımıza, Gaziantep Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’ne döndük. Sahadaki düğümler ve bağların ardından, atölyede bu kurulan ilişkiler üzerine konuşmaya devam ettik. Tartışmalar, master planın ilk kıvrımlarını ortaya çıkarmaya başladı. Formlar üzerinde tartışmaya devam edilerek tasarımlarda ilerleme sağlandı.